top of page

Mutluluk Bağımlılığından Arınmak

  • Yazarın fotoğrafı: Çağatay PEKGÜRBÜZ
    Çağatay PEKGÜRBÜZ
  • 31 Ağu 2023
  • 2 dakikada okunur

Palyaço Çocuk

Mutlu olmayı hedeflemiş kişi mutsuzluğu tam on ikiden vuracaktır. Mutluluk bir hedef veya amaç olamaz. Çünkü mutluluk zamanın içinde anlarda saklıdır. Bizim an ile süreç arasındaki farkı ayırt etmemiz gerekiyor. TDK an kelimesini "Zamanın bölünemeyecek kadar kısa olan parçası" olarak tanımlamaktadır. Bu gerçekten yerinde ve doğru bir tanımdır. Biz mutlu olmayı hedeflediğimizde aslında zamanın bölünemeyecek kadar kısa bir parçası olmaya çalışıyoruz ve bunu sürekli hale getirmeye çalışıyoruz. O kısa zaman diliminde hissettiğimiz pozitif duyguları andan çıkartıp bir süreç haline getirmeyi ve sürekli bir mutluluk halinde yaşamayı çabalıyoruz ancak bu ne yazık ki mümkün değil.

Yine TDK süreç kelimesini "Aralarında birlik olan veya belli bir düzen veya zaman içinde tekrarlanan, ilerleyen, gelişen olay ve hareketler dizisi" olarak tanımlamaktadır. Süreç kelimesini doğru anlamak bizim için önemlidir. Çünkü süreç kelimesini öğrendiğimizde mutluluğun neden bir süreç olamayacağını ve mutsuzluğun bir süreç olduğunu anlayacağız. Süreç dediğimiz durumda zaman içinde referans değerimiz neyse o değerde dalgalanmalar olur. Bazen artar bazen azalır, bazen iyiye gider bazen daha da kötüleşir. Aşağıda örnek bir grafik bulabilirsiniz.

Mutsuzluk Grafiği
Zamana Göre Mutluluk/Mutsuzluk Grafiği

Mutsuzlukta aslında aynen böyle yaşanır tam olarak mutsuz olduğunuz bir an yoktur aslında bazen kendinizi bir konu/olay hakkında kötü hissedersiniz daha sonra biraz daha iyi hissedersiniz derken aradan biraz zaman geçmesine rağmen kendinizi o olay hakkında daha da kötü hissetmeye başlarsınız ve bir gün bu sona erer. Artık o olay hakkında kendinizi kötü hissetmezsiniz. Ancak bunun için biraz zamana ihtiyacınız vardır. Mutsuzluk süreci tam olarak böyle gerçekleşir işte sürekli artan bir mutsuzluk veya sürekli azalan bir mutsuzluk pekte mümkün değildir. Kendinizi bir an mutsuz hissedip sonra o olay hakkında bir daha negatif bir hisse kapılmamanız da mümkün değildir. Bir kere mutsuz olduysanız eğer o süreci yaşamak zorundasınız. Bu görüldüğü gibi korkulacak bir durum değildir aslında çünkü mutsuzluk hayatın normalidir. Evet normal olan mutluluk değil mutsuzluktur. Eğer mutsuzluk sürecini normaliniz haline getirirseniz hayattan gerçek anlamda tat almaya başlayacaksınız.

Mutluluğu normali haline getiren kişi ise kaçınılmaz bir mutsuzluk içinde yaşayacaktır. Bunu daha anlaşılır şekilde anlatabilmek için mutluluğa bir değer verelim. Eğer bugün 10 birim mutlu olduysanız yarın 10 birim mutluluk seviyesinde kendinizi mutlu hissetmeyeceksiniz. Kendinizi mutlu hissedebilmek için en azından 11 birim mutluluk seviyesinde olmanız gerekir. Diğer gün 12, öteki gün 13 …

Gördüğünüz gibi mutluluk anlarını sürekli artarak yakalamak pekte mümkün değil. Mutluluk artışını hep sağlayabilseniz bile elbet yine bir gün üst seviyelerden 10 birim seviyesine geleceksiniz işte o gün kendinizi mutlu değil mutsuz hissedeceksiniz. Çok garip değil mi? daha önce bu seviyede kendinizi mutlu hissediyordunuz ama şu an aksine mutsuz hissediyorsunuz. Peki sorun nerede?

Sorun mutluluğu bir hedef haline getirmekte. Hiç bir zaman mutluluğu sürekli hissedemeyeceğiz ama mutsuzluk duygusunu kabullenmek bizi içine düşeceğimiz mutsuzluk anlarında ne yapacağını bilen yetişkin biri haline getirmenin yansıra kendimizi mutlu hissettiğimiz her anında tadını çıkartmamıza sebep olacaktır.

Ancak mutsuzluk sürecini kabullenerek mutluluk anlarından en yüksek verimi alabiliriz.


 
 
 

Comments


Follow me

© 2023 by Nicola Rider.
Proudly created with
Wix.com
 

bottom of page